Donald Trump, iktidarının ilk döneminde Çin ile başlattığı ticaret savaşlarını, ikinci döneminde Avrupa Birliği'ne (AB) yöneltiyor. Enerjiyi siyasi bir koz olarak kullanan Trump'ın AB'ye yönelik son hamlesi, küresel enerji piyasalarında yeni bir gerilim hattı oluşturuyor.

Trump'tan AB'ye Enerji Şantajı Mı?

Trump, AB'nin tarifelerden kurtulmak istemesi durumunda ABD'den 350 milyar dolarlık enerji ithal etmesi gerektiğini açıkladı. Bu açıklama, AB cephesinde şaşkınlık ve tepkiyle karşılandı. Uzmanlar, bu talebin gerçekçi olmadığını ve Trump'ın AB'ye karşı bir pazarlık aracı olarak kullandığını belirtiyor.

Erste Investment Petrol ve Gaz Analisti Tamas Pletser, Trump'ın önerisiyle ilgili olarak şunları söyledi: "Bunu kesinlikle bir pazarlık aracı olarak kullanacak." Pletser, ABD'nin tüm LNG kapasitesi ve petrol ihracatını Avrupa'ya yönlendirdiği bir senaryoda bile ABD LNG'sinin AB'nin tüm ihtiyacını karşılamayacağını vurguladı. "LNG ve ham petrol birlikte 198 milyar dolar ediyor. Bu da Trump'ın talep ettiği 350 milyar dolardan düşük" dedi.

Enerji Güvenliği Tehlikede Mi?

RIE Enerji Jeopolitiği ve Piyasaları Araştırma Görevlisi Francesco Sassi, bu durumun enerji güvenliği açısından ciddi sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekiyor. Sassi, "ABD ve AB arasındaki karşılıklı enerji bağımlılığının yaklaşan siyasallaşmasıdır. ABRusya enerji bağımlılığında yaşananlardan sonra bu, enerji güvenliği ve enerji sistemlerinin karbonsuzlaştırılması için derin olumsuz küresel sonuçlar doğurabilir" şeklinde konuştu.

AB Ne Yapacak?

Peki, AB bu durumda ne yapacak? Trump'ın bu talebine boyun eğecek mi, yoksa alternatif enerji kaynaklarına mı yönelecek? İşte AB'nin önündeki seçenekler:

• ABD'den enerji ithalatını artırmak: Bu seçenek, AB'nin Trump'ın talebini kısmen karşılaması anlamına geliyor. Ancak, bu durum AB'nin ABD'ye olan enerji bağımlılığını artırabilir.
• Alternatif enerji kaynaklarına yönelmek: AB, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak enerji bağımsızlığını artırabilir. Ancak, bu süreç zaman alabilir ve yüksek maliyetli olabilir.
• Trump ile pazarlık yapmak: AB, Trump ile masaya oturarak daha makul bir anlaşma zemini arayabilir.

Trump'ın bu hamlesi, küresel enerji piyasalarında belirsizlikleri artırırken, AB'nin enerji politikalarında önemli değişikliklere yol açabilir. AB'nin vereceği karar, sadece enerji güvenliği açısından değil, aynı zamanda küresel ticaret ve siyaset açısından da büyük önem taşıyor.