AKP'nin 2023 genel seçimlerinden sonra yaşadığı oy kaybı sürüyor. Son anketler, 31 Mart yerel seçimlerinde ilk kez ikinci parti olan AKP'nin, derinleşen ekonomik sorunlar ve İBB'ye yönelik soruşturmaların ardından daha da oy kaybettiğini ortaya koyuyor. HBS Araştırma'nın son anketi ise dikkat çekici sonuçlar sunuyor.

Anket Sonuçları Ne Diyor?

HBS Araştırma'nın anketine göre, AKP'nin oy oranında düşüş devam ederken, CHP'nin yükselişi sürüyor. Özellikle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun performansı, CHP'nin oy oranını olumlu yönde etkiliyor gibi görünüyor. Anket sonuçlarında dikkat çeken bazı noktalar:

• AKP'nin oy oranında belirgin bir düşüş gözlemleniyor.
• CHP, özellikle büyük şehirlerde oy oranını artırıyor.
• Ekonomik sorunlar, seçmen tercihlerini önemli ölçüde etkiliyor.
• İBB'ye yönelik soruşturmalar, AKP'nin imajını zedeliyor.

Peki, bu anket sonuçları ne anlama geliyor? Siyasi analistler, AKP'nin oy kaybının temel nedenleri arasında ekonomik sorunlar, artan enflasyon, işsizlik ve hayat pahalılığını gösteriyor. Ayrıca, İBB'ye yönelik soruşturmaların da seçmen nezdinde olumsuz bir algı yarattığı belirtiliyor.

İmamoğlu'nun Yükselişi Devam Ediyor Mu?

Ekrem İmamoğlu'nun 31 Mart yerel seçimlerindeki başarısı ve İBB Başkanlığı görevindeki performansı, CHP'nin oy oranını olumlu yönde etkiliyor. İmamoğlu'nun popülaritesi, özellikle genç seçmenler arasında oldukça yüksek. Siyasi uzmanlar, İmamoğlu'nun gelecekteki siyasi kariyerinde önemli bir rol oynayabileceğini düşünüyor.

Unutulmamalıdır ki, anket sonuçları sadece birer göstergedir ve seçim sonuçlarını kesin olarak tahmin etmek mümkün değildir. Ancak, son anketler AKP'nin zorlu bir süreçten geçtiğini ve CHP'nin yükseliş trendinde olduğunu gösteriyor.

Sonuç olarak, anket sonuçları AKP ve Erdoğan için bir uyarı niteliği taşıyor. Partinin, ekonomik sorunlara çözüm bulması ve seçmen nezdindeki imajını düzeltmesi gerekiyor. Aksi takdirde, oy kaybının devam etmesi kaçınılmaz olabilir. İmamoğlu'nun yükselişi ise CHP için umut verici bir gelişme olarak değerlendiriliyor ve önümüzdeki dönemde siyasi dengeleri değiştirebilecek potansiyele sahip.