Türk vatandaşlığı elde etmek isteyenlerin umutlarını sömüren Babatak şebekesi, İstanbul polisinin başarılı operasyonuyla çökertildi. Şebekenin, yabancı uyruklu kişilere 50 bin dolar karşılığında usulsüz yollarla Türk vatandaşlığı sağladığı belirlendi. Ortaya çıkan detaylar ise adeta dudak uçuklattı. Şebekenin kullandığı yöntemler, şifreler ve vurgun miktarı, olayın vahametini gözler önüne seriyor.

Babatak Şebekesi Nasıl Çalışıyordu?

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığı Şube Müdürlüğü ekiplerinin titiz çalışmaları sonucunda, Babatak şebekesinin karmaşık ve organize yapısı deşifre edildi. Şebekenin, usulsüz yöntemlerle ve yüksek bedellerle düzenlenen ekspertiz raporları aracılığıyla yabancı uyruklu kişilere Türk vatandaşlığı sağladığı tespit edildi. MASAK'ın yaptığı incelemelerde ise şebekenin para hareketleri ortaya çıkarıldı. Buna göre, 451 yabancı uyruklu kişiye, aileleriyle birlikte toplamda 1198 usulsüz Türk vatandaşlığı verildi. Bu işlemler karşılığında devletin kasasına girmesi gereken 181 milyon 200 bin dolar, şebekenin cebine aktarıldı.

Şebekenin kullandığı yöntemler şu şekilde sıralanabilir:

• Babatak Yöntemi: Ev satın almadan, anlaşmalı eksperler aracılığıyla usulsüz ekspertiz raporları düzenlenerek vatandaşlık verilmesi.
• Ev Satışı Yöntemi: Vatandaşlık almak isteyenlere ev satılarak vatandaşlık verilmesi.
• Taksitli Vatandaşlık Yöntemi: Şebeke üyelerinin, başvuran kişilere taksitli ödeme seçenekleriyle vatandaşlık imkanı sunması.

'Çinli Kemal' Şifresi ve Şaşırtıcı Detaylar

Operasyon kapsamında, şebeke üyelerinin kendi aralarında kullandığı şifreler de ortaya çıkarıldı. Özellikle Çin uyruklu kişilere yönelik işlemlerde 'Çinli Kemal' şifresinin kullanıldığı belirlendi. Bu şifrenin, vatandaşlık verilecek Çin uyruklu kişiler için bir kod olduğu ve şebeke içinde iletişimi kolaylaştırdığı düşünülüyor. Ayrıca, usulsüz vatandaşlık verilen kişiler arasında yoğun olarak Çin vatandaşlarının olduğu ve bunlardan birinin 2020'de Türk vatandaşı olduktan sonra Kemal Can ismini alan Wenbo Zhang olduğu öğrenildi. 'Çinli Kemal' olarak tanınan Kemal Can'ın da gözaltına alınması, şebekenin uluslararası bağlantıları olabileceği şüphesini güçlendirdi.

Usulsüz Vatandaşlıkların Sonuçları ve Alınması Gereken Önlemler

Babatak şebekesi gibi oluşumlar, Türk vatandaşlığının değerini düşürmekle kalmayıp, aynı zamanda devletin güvenliğine de ciddi tehdit oluşturmaktadır. Bu tür usulsüzlüklerin önüne geçmek için, vatandaşlık başvurularının titizlikle incelenmesi, ekspertiz raporlarının bağımsız ve güvenilir kurumlar tarafından düzenlenmesi ve şebekeleşmeye yönelik istihbarat çalışmalarının artırılması gerekmektedir. Ayrıca, bu tür suçlara karışan kişilere yönelik caydırıcı cezaların uygulanması da büyük önem taşımaktadır.

İstanbul polisinin başarılı operasyonuyla deşifre edilen Babatak şebekesi, Türkiye'deki usulsüz vatandaşlık sorununa dikkat çekmektedir. Yetkililerin bu olaydan gerekli dersleri çıkararak, benzer durumların yaşanmaması için gerekli önlemleri alması, Türk vatandaşlığının itibarını korumak adına hayati önem taşımaktadır.