
600 Bin İşçiye Zam Şoku Mu? Kritik Teklif Geliyor!
Türkiye'de kamu kurumlarında çalışan yaklaşık 600 bin işçi, 2025-2026 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi için geri sayımda. Bugün yapılacak dördüncü toplantıda hükümetin ilk zam teklifini sunması bekleniyor. İşçi sendikaları aylardır bu anı beklerken, teklifin içeriği merak konusu. Teklifin yetersiz bulunması halinde ise eylem planları devreye girebilir.
Teklif Öncesi Belirsizlik Hüküm Sürüyor
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, teklif öncesinde temkinli bir açıklama yaparak, "Teklif verildikten sonra bakacağız. Bizim teklifimizin karşılığında ne vermişler? Onu değerlendireceğiz. Ondan sonra süreç devam edecek. İlk teklif olduğundan dolayı nasıl verileceğini de bilmiyoruz. Teklif verilmeden, teklifi bilmeden bir şey konuşmanın da insanları yanıltacağını düşünüyorum" dedi. Bu belirsizlik, işçiler arasında hem umut hem de endişe yaratıyor.
Sendikaların Talepleri Ne?
TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ, kamu çerçeve protokolü için işverene ortak bir teklif sundu. Bu teklifte öne çıkan talepler şunlardı:
- Günlük en düşük brüt çıplak ücretin 1.800 TL'ye çekilmesi.
- Bu tutarın üzerine her bir hizmet yılı için ücretlere günlük net 15 TL kıdem zammı ilave edilmesi.
- Belirlenen tutara birinci yıl birinci altı ayda yüzde 50 oranında, takip eden 6'şar aylık dönemlerde ise yüzde 25 oranında zam yapılması.
- Altı aylık dönemdeki enflasyonun yüzde 25'i aşması halinde, aşan kısmın tamamının bir sonraki 6 aylık dönemde ücret zammına ilave edilmesi.
- Belirlenen ücret zammına ayrıca yüzde 10 oranında refah payı ilave edilmesi.
Sendikaların bu talepleri, işçilerin yaşam standartlarını yükseltmeyi ve enflasyon karşısında alım güçlerini korumayı amaçlıyor.
Teklif Beklentileri ve Olası Sonuçlar
Hükümetin sunacağı teklifin bu talepleri karşılayıp karşılamayacağı merakla bekleniyor. Teklifin yetersiz bulunması durumunda TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ'in eylem planları yapması bekleniyor. Bu durum, kamu hizmetlerinde aksamalara yol açabileceği gibi, hükümet ile sendikalar arasında gerginliğe de neden olabilir. Öte yandan, tatmin edici bir teklif sunulması halinde ise işçiler rahat bir nefes alacak ve toplu iş sözleşmesi süreci sorunsuz bir şekilde tamamlanmış olacaktır.
Sonuç olarak, 600 bin kamu işçisinin geleceğini yakından ilgilendiren bu kritik süreçte, hükümetin ve sendikaların uzlaşmacı bir yaklaşım sergilemesi ve işçilerin haklarını koruyan adil bir anlaşmaya varması büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, kamu hizmetlerinde aksamalar ve toplumsal huzursuzluklar yaşanması kaçınılmaz olabilir.