
Türkiye Sağlıkta Sınıfta Mı Kaldı? Huawei'den Şok Rapor!
Huawei ve IPSOS'un ortaklaşa yürüttüğü 2025 Avrupa Sağlık Araştırması, Türkiye'nin sağlıklı yaşam konusundaki tutumunu mercek altına aldı. Araştırma sonuçları, Türk halkının teoride sağlıklı yaşamın önemini kavramasına rağmen, günlük alışkanlıklarında bu bilgiyi pratiğe dökme konusunda yetersiz kaldığını ortaya koydu. Huawei Türkiye'den yapılan açıklamada, bu durumun giyilebilir teknolojilerle aşılabileceği vurgulandı.
Türkiye'nin Sağlık Karnesi: İyi Niyet, Kötü Alışkanlıklar
Araştırmaya göre, Türkiye'de nüfusun %66'sı genel sağlık durumunu olumlu değerlendiriyor. Ancak, sağlığını "mükemmel" olarak tanımlayanların oranı sadece %18. Bu durum, kişisel sağlık algısı ile vücut kitle indeksi (VKİ),yaşanan semptomlar ve stres seviyeleri gibi objektif veriler arasındaki potansiyel tutarsızlığı gösteriyor. Yani, kendimizi ne kadar sağlıklı hissettiğimiz ile gerçekte ne kadar sağlıklı olduğumuz arasında bir uçurum olabiliyor.
- %66: Sağlık durumunu olumlu değerlendirenlerin oranı
- %18: Sağlığını "mükemmel" olarak tanımlayanların oranı
Yaş grupları arasında da belirgin farklar gözlemleniyor. 18-29 yaş grubunun %70'i ve 30-39 yaş grubunun %72'si sağlıklarını olumlu değerlendirirken, bu oran 50 yaş üstünde %60'a düşüyor. Bu da yaş ilerledikçe sağlık algısının değiştiğini gösteriyor. Ancak, akıllı saat kullanıcıları genel popülasyona göre sağlıklarını daha olumlu değerlendiriyor. Kullanıcıların %75'i sağlık durumunu iyi olarak belirtirken, kullanıcı olmayanlarda bu oran %64'te kalıyor. Bu durum, giyilebilir teknolojilerin sağlık algısı üzerindeki pozitif etkisini ortaya koyuyor.
Akıllı Saatler Sağlığın Anahtarı mı?
Huawei Türkiye'den yapılan açıklamada, akıllı saat gibi giyilebilir teknolojilerin kişiselleştirilmiş veriler ve pratik tavsiyeler sunarak bu bilgi-eylem açığını kapatmada önemli bir rol oynayabileceği vurgulandı. Akıllı saatler, kullanıcıların aktivite seviyelerini, uyku düzenlerini, kalp atış hızlarını ve stres seviyelerini takip ederek onlara sağlıkları hakkında detaylı bir analiz sunuyor. Bu sayede, bireyler kendi sağlıklarını daha bilinçli bir şekilde yönetebilir ve daha sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapabilirler.
Huawei Türkiye'den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Yapılan araştırma, Türkiye'de sağlıklı yaşam ilkelerinin teoride bilinmesine rağmen bu bilgilerin günlük hayata tutarlı bir şekilde aktarılamadığını gösteriyor. Araştırma, akıllı saat gibi giyilebilir teknolojilerin, kişiselleştirilmiş, anlaşılır veriler ve pratik tavsiyeler sunarak bu bilgi-eylem açığını kapatmada kilit bir rol oynayabileceğini ve bireylerin kendi sağlıklarını proaktif olarak yönetmelerini sağlayabileceğini vurguluyor."
Türkiye'nin sağlık konusunda sınıfta kalması, sağlıklı yaşam bilincinin artırılması ve bu bilincin davranış değişikliğine dönüştürülmesi gerektiğini gösteriyor. Akıllı saatler gibi giyilebilir teknolojiler, bu dönüşümde önemli bir rol oynayabilir ve bireylerin daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir. Ancak, teknolojinin tek başına yeterli olmadığını, beslenme alışkanlıklarının düzeltilmesi, düzenli egzersiz yapılması ve stresten uzak durulması gibi faktörlerin de büyük önem taşıdığını unutmamak gerekiyor.